İş uyuşmazlıklarında zorunlu arabuluculuk uygulaması başlayalı yedi ay oldu. Uygulamada ortaya çıkan sorunları özetleyelim:
1. Ara bulucu İstanbul Bakırköy’de, işyeri Gebze de, işçi avukatı Kocaeli’de. Ara bulucu “Adliyelerde ki ara bulucu görüşme odaları uygun değil, Bürom Şirinevler… şu adresinde buyurun gelin” diyor. Ara bulucunun üç bölge seçme hakkını kullanması başlı başına bir eziyet haline gelmiş durumda.
2. Ara bulucu görüşmelerinde İş Yasası’nın emredici düzenlemeleriyle sınırı çizilmiş miktarların çok altında işveren önerileri gündeme geliyor. Ara bulucu işçinin zaruret halinin istismarı anlamına gelen bu duruma hiç sesini çıkartmıyor/çıkartamıyor. İşçi imzayı attığı anda uyuşmazlık sözüm ona çözülmüş oluyor.
3. Ara bulucu belirlenmiş, belirleme Kocaeli’den yapılmış, işyerinin bulunduğu yerde görevli ara bulucu atanmış. İşveren vekili yetki itirazında bulunuyor. Yetki itirazının sonuçlandırılması bir ayı geçiyor.
4. Yetki itirazı kabul edilse de reddedilse de zaman kaybı.
5. Birçok ara bulucunun iş yasasından, işçi alacaklarının ne olduğunda, nasıl sınıflandırılması gerektiğinden, işçinin bir takım işçi alacaklarını talep edip, bir takım işçi alacaklarını daha sonra talep etme hakkının bulunduğundan haberi yok.
Anlaşma tutanaklarına bir tür ibra hükmü konuluyor. Bu konuda ki itirazlar pişmiş aşa su katmak gibi değerlendiriliyor. Örneğin bir ara bulucu anlaşma tutanağında şöyle kalıp ifadeler yer alabilmiştir:
“BAŞVURUCU, kararlaştırılan ücretin ödenmesi durumunda kıdem tazminatı alacağı, ihbar öneli süresinde kullandırılmayan iş arama izin ücreti alacağı, ihbar tazminatı alacağı, yıllık izin ücreti alacağı, fazla çalışma alacağı, hafta tatili alacağı ve ulusal bayram , tatil ücreti alacağı ve bunların dışında da başkaca bir işçilik talebi bulunmadığını, İş Kanunları ve diğer kanunlarda yer alan her türlü dava, şikayet sair idare ve yasal hakkını kullanmaktan açıkça feragat ettiğini Kabul beyan ve taahhüt eder. İşçi ve İşveren, iş bu anlaşma belgesine göre ödeme yapıldığında, belgenin konusu uyuşmazlığa ilişkin olarak yukarıda belirtilen hak ve yükümlülükler dışında başkaca hak ve yükümlülükleri olmadığını beyan ve karşılıklı olarak birbirlerini gayri kabili rücu olmak üzere ibra etmeyi ve bu talepler dışında işçilik alacaklarına yönelik olarak herhangi bir haklarının olmadığını Kabul ve taahhüt etmişlerdir. İşveren tarafından bu taahhüt Kabul edilmiştir.”
6. Ara bulucu ücretinin alt sınırı 280 TL. Uyuşmazlığın konusu 1000 TL. Yüzde 6 arabulucu ücreti 60 TL. Alt sınırın altında ücret taktir edilemeyeceğinden işçi yüzde 6 değil 140 TL ara bulucu ücreti ödemek zorunda kalıyor.
7. İşverenle işçi ara bulucu aşamasında anlaşıyorlar. İşveren anlaşma doğrultusunda ödeme yapmıyor. İşçi icra takibi başlatacak.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu18. maddesine göre: “Taraflar ve avukatları ile arabulucunun birlikte imzaladıkları anlaşma belgesi, icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır.”
Taraflar, işçi ve işveren ve avukatlarının tamamı ara buluculuk görüşmesine katılmamış, sadece vekilleri katılarak anlaşma sağlanmışsa, anılan maddeye göre ara buluculuk anlaşma tutanağı icra edilebilirlik şerhi olmaksızın icraya konulmayacaktır.
8. Yani işçinin avukatı ve işverenin avukatı ara bulucu aşamasında anlaştı. İşveren anlaşmanın gereğini yerine getirmedi. Bu durumda işçi icraya gittiğinde icra dairesi “İcra edilebilirlik şerhi olmadan ilamlı icra yapamam, git icra edilebilirlik şerhi al diyecek.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu18. maddesine göre:
“İcra edilebilirlik şerhinin verilmesi, çekişmesiz yargı işidir ve buna ilişkin inceleme dosya üzerinden yapılır. Bu incelemenin kapsamı anlaşmanın içeriğinin arabuluculuğa ve cebri icraya elverişli olup olmadığı hususlarıyla sınırlıdır. Anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi verilmesi için mahkemeye yapılacak olan başvuru ile bunun üzerine verilecek kararlara karşı ilgili tarafından istinaf yoluna gidilmesi hâlinde, maktu harç alınır.”
9. Bir yani daha diyelim: İşçi vekili anlaşma tutanağı ile ara bulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesine gidecek, 180 TL harcı yatıracak, ara bulucunun görev yaptığı sulh hukuk mahkemesi icra edilebilirlik şerhini verecek, ancak bu kez işveren vekili istinaf yoluna başvurabilecek.
Nereden baksanız icra aşamasına gelebilmeniz için geçecek süre üç en az üç ay. İcraya konulunca, tahsil ve tahsile ilişkin sorunlar bir başka yazının konusu.
Anımsayalım: İşçi, çalışırken gerçek ücreti ve fiili çalışması üzerinden ücretini alamadığı, SGK primleri gerçek ücreti üzerinden yatırılmadığı, feshe bağlı hakları ödenmediği, işveren işin düzenlenmesine ilişkin iş yasası hükümlerine uymadığı için iş uyuşmazlıkları ortaya çıkıyordu. İşçi dava açtığında çalışırken alması gerekenlerin en az yüzde 40’ını zaman aşımı itirazları, enflasyon, hakkaniyet indirimleri ile kazandığı davalarda işverene bırakmak zorunda kalıyordu. Ara buluculukla, işverenin tüm yasa dışı uygulamalarını işçinin zaruret halinde ara bulucu önünde atmak zorunda kaldığı bir imzayla meşrulaştırmak istemişlerdi. Görülüyor ki ara buluculuk, tüm sorunlarına karşın işverenin yasa dışı uygulamalarını meşrulaştırma amacına uygun işlev görmeye devam ediyor.
4 Temmuz 2018, Adaletin İş Yüzü, Evrensel Gazetesi