Çalışma Ekonomisi Doktoru Murat Özveri işçilerin deprem nedeniyle işe gidememesinin meşru bir mazeret olduğunu ve bu nedenle işten çıkarılamayacağını söyledi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıkıma neden olduğu illerde yaşayan depremzede işçiler, patronlar tarafından çalışmak üzere fabrikalara çağırılırken, Çalışma Ekonomisi Doktoru Murat Özveri de duruma ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“Deprem nedeniyle işçinin işe gidememesi meşru mazerettir” diyen ve işçilerin haklarına yönelik yapılması gereken düzenlemelere dikkat çekti. Özveri, konuya ilişkin çözüm önerilerini sosyal medya hesabından paylaştı.
‘İŞÇİ, DEVAMSIZLIK NEDENİYLE İŞTEN ÇIKARTILIRSA BU HAKSIZ VE GEÇERSİZ FESİHTİR’
Evrensel’in aktardığına göre Özveri’nin Twitter hesabından yaptığı açıklama şöyle:
“Deprem nedeniyle işçinin işe gidememesi meşru mazerettir. İşçi devamsızlık nedeniyle işten çıkartılamaz. Çıkartılırsa bu haksız ve geçersiz fesihtir.
Deprem nedeniyle can derdinde olan işçinin işinin korunması için en kısa sürede fesih yasağı getirilmelidir.
Fesih yasağına ilişkin düzenlemede, işverenin yasağa karşın işçiyi işten çıkartması halinde işverenin fesih yasağı süresince işçi çalışıyormuş gibi ücret ve tüm sosyal haklarının ödeneceği, fesih yasağı sonrası ise işe iadeye ilişkin sürecin başlayacağı açıkça yer almalıdır.
Fesih yasağı süresinde işten çıkartılan işiler için işe iade dava açma süresi fesih yasağının sona erdiği tarihten işlemeli, fesih yasağı düzenlemesiyle yasağa aykırılık nedeniyle işverenin yapmış olduğu ödemelerin mahsup edilemeyeceği hükmü getirilmelidir.
İşverenin deprem nedeniyle iş verememesi veya işçinin deprem nedeniyle çalışamadığı durumlarda işçinin ücreti tam olarak ödenmeli, yapılan bu ödemler işveren ve devlet tarafından paylaşılarak ödenmelidir.
Deprem nedeniyle işverenin işyerinde uğradığı zararlar işçi çıkartmaması koşuluna bağlanarak faizsiz kredi, ücretsiz enerji vb. araçlarla giderilmelidir.
Depremde yaşamını yitiren sigortalının hak sahiplerine 5510 sayılı Yasa’nın 38. maddesinde aranan bin 800 gün prim ödeme veya 5 yıllık sigortalılık süresi 900 gün prim ödeme koşulları aranmaksızın ölüm sigortasından aylık bağlanmalıdır.
Depreme bağlı olarak ölüm sigortasını düzenleyen (5510/38) maddede değişiklik yapılmak istenmiyorsa, depremde yaşamını yitiren sigortalılara aynı Yasa’nın 20. maddesi uygulanarak iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle yaşamını yitirmiş gibi gelir bağlanmalıdır.
Depremde sakatlanan sigortalılara, 5510 sayılı Yasa’nın 16 ve 19. maddeleri kapsamında sürekli iş göremezlik geliri bağlanmalıdır.
5510 sayılı Yasa’nın 28. maddesinde düzenleme yapılarak deprem nedeniyle çalışma gücündeki kayıp oranı yüzde 40 ila yüzde 59 arasında olan sigortalılara prim gün sayısı ve sigortalılık süresi aranmaksızın yaşlılık sigortası kapsamında emeklilik hakkı tanınmalıdır.
5510 sayılı Yasa’nın 25. maddesi değiştirilerek deprem nedeniyle meslekte kazanma gücünün en az yüzde 60’ını kaybeden sigortalılar malul sayılmalıdır.
5510 sayılı Yasa’nın 26. maddesi değiştirilerek deprem nedeniyle malul sayılan sigortalılar için 10 yıl sigortalılık süresi bin 800 gün prim gün sayısı koşulu aranmaksızın malullük sigortasından aylık bağlanmalıdır.”
13 Şubat 2023, İleri Haber